Hoşgeldiniz

Umarım blogun yeni yapısını beğenirsiniz

Hoşgeldiniz

Blogumuz artık daha sık güncellenecek ve daha fazla içerik eklenecektir.

Hoşgeldiniz

Yakında yeni içerikler burada

Hoşgeldiniz

Umarız siz de blogumuza katkı sağlarsınız.

30 Kasım 2014 Pazar

Biz sünnet olduk



          Ooooo, saat 6yı çoktan geçmiş, hemen toparlanıp işten çıktım ve kuzum yatmadan önce onunla biraz daha zaman geçirebilmek için hemen eve gittim. "Tık tık tık, baba geldiii" Pamir'im yine annesinin kucağında  açtı kapıyı ve ağzı kulaklarına vararak o her akşamki sevinme hareketini yaptı. (Gülüp bir anda kafasını kucağındaki kişiye dönerek vurma ve elleriyle sıkıca kavrama hareketi:)) Üzerimi değiştirirken bir süredir aklımızda olan sünnet konusu ile ilgili aile doktorumuz  ile konuştuğunu söyledi Anne Kılınç. (gerçek "aile" doktorumuz, küçük kardeşimiz Ebru'dan bahsediyorum bu arada) Teyzemizin, hocası ile görüştüğünü ve Pamir'in sünneti için pazartesi sabahına 2. vak'a olarak kaydettirdiğini öğrendim. Genel anestezi yapılarak opere edilecekmiş yavrum. İçim buruldu, gülücükler saçan oğluma bakıp acaba ertelesek mi diye düşündüm. Daha çok küçük bebeğim. Ama sanırım hep küçük kalacak bizim için. Bunu duyunca Anne Kılınç neler hissetti kimbilir...
         16 Kasım Pazar akşamı çıktık yola İzmit'e doğru. Geceyi Pamir'in teyzesinde geçirelim ki sabah geç kalmadan hastanede olalım dedik. Gece boyunca hem biz hem Pamir tedirgin uyuduk  (yada uyuyamadık). Anne Kılınç birkaç gündür sünnet rüyaları görüyordu zaten. Sabahın ilk ışıkları ile birlikte hazırlanmaya başladık. 8:10 gibi evden çıkalım diyorduk ama 20' lık gecikme bu kadar eşya ve bebekle ile kaçınılmaz tabi. Hastaneye vardığımızda Pamir'im herkese gülücükler saçmaya devam ediyordu. Hastanede birileri oğluma yanaşıp elini yüzünü sevmek istiyor, üstelik Pamir de karşılık verince bunu tekrarlıyorlar. ( Tabi bu sırada aklımda sürekli yanaşan kişilerin hasta olup olmadıkları var. ) Ebrucuk operasyon kıyafetlerini giyip geldi. Bize de hazırlanmamızı söylediler. Bebeğe de operason kıyafetleri giydirilecekmiş.

Hazırlandık ve bizi çağırmalarını beklerken hala "acaba vaz mı geçsek" diye düşünüyordum". Saat 10 gibi sıramızın geldiğini öğrendiğimizde kuzum babasının kucağında uyuyakalmıştı. Boncuğumu teyzesine emanet ederek beklemeye koyulduk. Anne Kılınç'ın kafasını dağıtmaya çalışsam da pek başarılı olamadım. Her dakika saate ve telefona bakıp durdu haber var mı diye. Kırk dakika kadar sonra "bitti" diye mesaj geldi Ebrudan. Gözlerimiz bekleme odasında. Ağlama sesini duyan Anne Kılınç bi anda odaya uçuverdi. Sonra beni çağırdılar. Bitanemin ağzında maske, minik parmağına tutturulmuş nabız ölçüm kablosu, minik göğsüne yapıştırılmış ölçüm probları, elinin üzerinde damar yolu iğnesi,


Bu manzara karşısında kendimi tarif edemediğim şekilde kötü hissettim. Baba olmak çok güzel ama evladını bu şekilde görmek kahrediyormuş insanı. Üstelik bizimki sadece sünnet operasyonu, yani eskiden berberlere veya fenni sünnetçilere evde yaptırılan işlem :)). Orada "Allah kimsenin evladını hastanelere düşürmesin" diye dua ettim, arkasından Anne Kılınç da "aynı zamanda kimseye dermansız dert vermesin" diye tamamladı...
         1 saat kadar zaman geçirdikten sonra Pamir yine gülücükler atmaya başladı. Hastaneden taburcu olunca evin yolunu tuttuk. Bebeğim hiç huysuzluk yapmadı yolda, kısa sürede de toparlandı zaten. Pipi hala iyileşiyor tabi. Güçlü oğlum benim, 

Şimdi sıradaki işimiz dişlerimiz. Ek gıdaya başlayalı neredeyse 1 ay oldu ve küçük boncuk bizimle kahvaltı ediyor, öğle yemeği yiyor, akşam yemeklerimize eşlik ediyor. 3 öğün ailecek sofraya oturuyoruz yani. (Tabi benim evde olduğum zamanlarda 3 öğün. Hafta içinde birini kaçırıyorum ve Anne Kılınçı kıskanıyorum.) Umarım gelecekte de hep ailecek oturur ailecek kalkarız sofralarımızdan. Eee bu yemeklere diş de lazım tabi. Şimdilik püre ve küçük tanecikli gıdalar tüketiyoruz. Yoğurt favorimiz. Ama anne ve babanın yedikleri de tadılmalı. Bu akşamki soframızdan bir görüntüyle tamamlamak istiyorum yazıyı ve soruyorum sizlere, Pamir'in çenesindekileri kim yemek ister???



Tüm bu süreçte bizim için elinden geleni yapan sevgili teyzemiz Ebru'ya
operasyonu gerçekleştiren Yrd.Doç.Dr. Mustafa Alper Akay Hoca'ya ve her türlü sorunumuzda bizleri aydınlatan, fikirleri bizim için çok çok önemli olan aynı zamanda bebeğimin ilk doktoru olan  Yrd.Doç.Dr. Yiğit Çakıroğlu'na sonsuz teşekkürler...
Bu arada sünnet ile ilgili edindiğimiz bilgiye göre, bu operasyonun ya 6ay ile 1 yaş arası ya da 6 yaşından sonra yapılması uygunmuş. Aradaki yaş dönemindeki çocuklarda olumsuz etkileri görülebiliyormuş. Bizim de daha önce küçük bir problemimiz olduğundan 1 yaşından önce yaptıralım istedik ve bunu emeklemeden önceki döneme denk getirdik. Bu konuyla ilgili aşağıdaki linke bir göz atın lütfen : http://www.baskent-ank.edu.tr/saglik-rehberi/oku.php?konu=sunnet Benzer durumdaki ailelere rehberlik edecektir. Şimdilik bu kadar...